Muğla'nın seçimi üzerine notlar

İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına, Aşınma artmadan sorunu saptamak, Behçet Saatcı gerçeği, Gümüşlük'te aslında bakın kim kazandı?

Saptama 1;

Kocadon; İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına

İlk kanaat şu; partisinden aday olamayınca başka bir partiye gidenler beraberlerinde bir önceki seçimde aldıkları oyları götüremediler. Tüm Türkiye'de olduğu gibi Muğla'da da bu ortaya çıktı. Bu kanaat çok da haksız değil. Hiç şüphesiz parti değiştirip seçime girenlerin aldıkları düşük oy oranlarında başka faktörlerde var ama özellikle CHP-DSP takasları çoğunlukla böyle sonuçlandı. Bir de CHP-DP geçişi oldu Muğla'da. Seçime büyük umutlarla giren, kampanyası boyunca kentinde de neredeyse ayak basmadık yer bırakmayan Mehmet Kocadon'un aldığı sonuç kelimenin tam anlamıyla hüsran oldu. Bizi de şaşırttı, kendisi de böyle bir sonucu beklemiyordu herhalde. 603 bin 739 geçerli oyun kullanıldığı Muğla'da, Kocadon 22 bin 983 oy alabildi. Kesin olmayan sonuçlara göre Kocadon'un diğer adaylara oy oranı % 3.81. Bunca yılın politikacısı ve yerel yöneticisi Kocadon'un hiç küsmeden çok iyi analiz yapıp yoluna devam etmesi gerekiyor. Yani iğneyi kendisine batıracak, canı acıyacak ama daha çok genç. Sakın ola ki bir kenara çekilmeyi düşünmeyecek, çıkartacağı dersi çıkartıp geleceğe bakacak.

Saptama 2;

Gürün; Aşınma artmadan sorunu saptamak

CHP-İYİ Parti destekli Millet İttifakı'nın Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı Osman Gürün seçimi kazandı ama 2014 seçimlerine göre partisinin oyları geriledi. 2014'de tüm oyların % 49.12'sini alan Gürün 2019 seçimlerinde kesin olmayan sonuçlara göre % 36.02 oy toplayabildi. Yani % 13.1'lik bir düşüş söz konusu. Sayıyla yazarsak 2014 seçimlerinde 272 bin 646 oy alan Osman Gürün 2 parti destekli 2019 seçimlerinde 217 bin 457 oy aldı. Bu 55 bin 189 daha az oy demek. Bunlar ciddi rakamlar. 55 bin 189 seçmen oyunu neden çekti? İttifakla gidilen bir seçimde bir öncekine göre oyların artması gerekmez miydi? CHP'nin kalesi görülen bir ilde CHP'nin yüzde 13.11'lik oy kaybını çok iyi değerlendirip analiz etmek gerekir. Nedeni mi? En yakın takipcisi Cumhur İttifakı'nın yani AKP'nin adayı Mehmet Nil Hıdır 2014 seçimlerine göre oylarını 10 bin 759 adet arttırdı. AKP 2014 seçimlerinde Muğla Büyükşehir yarışında 160 bin 804 oy almıştı. 2019 seçiminde AKP+MHP ittifakı adına seçime giren Mehmet Nil Hıdır 171 bin 563 oy çıkarttı sandıktan. Yani Muğla nasılsa çantada keklik demeyip, kıyıdır/kırsaldır diye ayrıştırmayıp, küsenlerle/muhaliflerle kavga etmeyip ve asıl önemlisi hizmeti aslında muhalifine değil halka götüreceğini ya da kısacağını unutmayıp tümüyle Muğla'da yaşayanlar için çalışmak lazım. Yoksa keklik uçar gider, kırmızı önce mora sonra turuncuya döner bizden söylemesi.

Saptama 3;

Behçet Saatcı gerçeği

Başkanlığını yaptığı ilçede yeniden seçime girse kesin kazanacağı konuşuluyordu Behçet Saatcı'nın. Dik duruşu, ilkeli ve tutarlı davranışları, halka tepeden bakmayan yaklaşımları ile sevilen, tutulan bir yerel yöneticiyken partisinin ittifak yaklaşımına tepki gösterip tek başına yola çıktı. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için bağımsız aday oldu Saatcı. "Delimisin be adam, rahat mı battı" diyenler çok oldu. İstese bir 5 yıl daha başkanlık koltuğunda oturabilirdi ama o öyle yapmadı, "bana yakışmaz" deyip düştü yollara. Üstelik sosyal medyada kurulan onca tuzağa ve rakiplerinin sınırsız tanıtım olanaklarına rağmen tek başına yürüdü. Sonuç mu? İlk kez girdiği büyükşehir yarışında 158 bin 380 oy alarak bir rekora imza attı. Tek başına, arkasında örgüt gücü ve olanakları olmadan 158 bin 380 kişinin oyunu alıp "Goca" Muğla'da 3. isim olmak öyle her yiğidin harcı da değil. Yani örneklersek AKP+MHP'nin Cumhur İttifakı'nın adayı Mehmet Nil Hıdır 171 bin 563 oy aldı. CHP+İYİ Parti'nin Millet İttifakı'nın adayı Osman Gürün 217 bin 457 oy aldı. Behçet Saatcı tek başına 158 bin 380 oy topladı. Yüzdeye vurursak Saatcı'nın oy yüzdesi 26.23. Yani AKP adayından 2 puan, CHP adayından da 9 puan geride kaldı. Devasa örgüt, malzeme, tanıtım ve ekonomik güce sahip rakiplerine karşı bu sonuç çok büyük bir başarı... O bir yalnız kurt... Gerçek bu...

Saptama 4;

Gümüşlük'te aslında bakın kim kazandı?

31 Mart Mahalli İdareler seçimlerinde çıkan olaylara bakın biri hariç tamamı muhtar adayları ve yakınları arasındaki çatışma ve kavgalardan kaynaklı. Muhtarlık seçimi kavgaları, çatışmaları küçücük mahallelerde, köylerde insanları birbirine düşürüyor, uzun yıllar sonlanmayacak kinlere, gerginliklere, dargınlıklara neden oluyor maalesef. Peki bizim köyde durum neydi? Yıllar sonra mevcut muhtar Zeki Pay'ın karşısına bir rakip çıktı hem de güçlü bir rakip. Gümüşlükspor Kulübü Başkanı Ahmet Faik Karakaya muhtarlığa aday oldu. 4 dönemdir muhtarlık yapan Zeki Pay da yeniden göreve talip olduğunu duyurdu. Ahmet Faik Karakaya Gümüşlüğün çok sevilen siması merhum, iyiliksever, hayır insanı Celp Ali lakaplı Ali Karakaya'nın oğlu. Zeki Pay, CHP Gümüşlük Belde Başkanı Kemal Gökal'ın kayınpederi. İkisi de iyi ve güzel insanlar. Ahmet Faik Karakaya aynı zamanda CHP Gümüşlük'ün önceki belde başkanı. Zeki Pay'da Gümüşlük'te belediyenin kurulması döneminin öncesinden başlayarak pek çok görevde yer almış tecrübeli bir isim. Adı mahalle ama aslında bir köy havasında olan Gümüşlüğümüzde herkes birbirini tanır sever, kollar, sahip çıkar ve yardımına koşar. Barış hakimdir bizim köyde. En tutucusu bile demokrattır, devrimcidir, doğa ve hayvan dostudur. Hoşgörü her zaman ön plandadır insan ilişkilerinde. Zaten çoğunluk da birbiriyle yakın ya da uzak akrabadır buralarda. Gümüşlük'te yarış sakin ama güçlü geçti. Çok uzun yıllardır siyaset ve seçim haberleri izleyen bir gazeteci, yazar olarak en büyük çekincem bu yarışın kalıcı kinlere, küslüklere ve bölünmelere yol açmasıydı. Ama seçim sabahı sosyal medyaya girince gördüğüm 2 fotoğraf yüreğime su serpti.

Ahmet Faik Karakaya, Zeki Pay

Gümüşlük mahallesi muhtar adayları; Ahmet Faik Karakaya (Solda) - Zeki Pay (sağda)

Karakaya ve Pay, Atamızın büstü önünde ve muhtarlık binası girişinde birlikte çektirdikleri fotoğraflarla birbirlerine başarılar dilemişlerdi. Sonuç, Zeki Pay sandıktan çıktı. Ahmet Faik Karakaya kaybetti. Gümüşlük en güzel demokrasi dersini verdi herkese. Neden mi? Seçim günü muhtar ve muhtar adayı Zeki Pay'ın yanına gidip başarılar diledim. Benim Ahmet Faik Karakaya'yı desteklediğimi biliyordu. Yine de büyük bir olgunlukla dedi ki, "Mahallemiz kazansın Yalçın bey." Seçim akşamı sonuçlar belli olduktan sonra Ahmet Faik Karakaya'nın yanına gittim dedim ki, "üzüldün mü kardeşim?" Dedi ki, "Mahallemiz kazansın abi. Başka derdim yok..." İki adayın bana verdikleri yanıt bu oldu; "Mahallemiz kazansın..." Bu mütevazilik ve hizmet aşkı herkese örnek olmalı. Dilerim bu manzara tüm seçilmişlere, belde, köy, mahalle, belediye ve ülkeyi yönetenlere örnek olur. Kürsülerden kan kusan, kin kusan, nefret kusanlara ders olur. Ülkemizde kin ve nefret değil, Gümüşlük'te olduğu gibi dostluk, barış, demokrasi kazansın sevgili dostlar...

YALÇIN ÇAKIR'IN DİĞER KÖŞE YAZILARI İÇİN TIKLAYIN