Tweet

"Elçiye zeval olmaz!.."

Gümüşlük'te yaşayanlar, Turgutreisliler ve Turgutreis bağlantılı şehirçi yolculuk yapanlar bir konuda çok şikayetci. Özellikle yaşlılar, engelliler, çocuklar, hastalar Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün'den yardım istiyor. Peki ama neden? Aslında konu cidden önemli... Yalçın Abi'yi gören durdurup, "Aktarın bu sorunu. Başkan duyarsa düzeltir" diyor.

Dr. Osman Gürün - Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı - Görsel Muğla Büyükşehir Belediyesi internet sitesinden alıntıdır.

Sorun ne?

E, elçiye zeval olmaz. Bize de aktarmak düşer. Peşinen söyleyeyim, belediyeden (Muğla Büyükşehir Belediyesi) ya da başkandan bir açıklama gelirse anında bu sayfalardan yayınlayıp duyururuz.

Ben taze Muğlalı (Gümüşlük) olarak çarşı, pazar, dağ, tepe, sokak bu güzel kenti gezip fotoğraflar çekiyorum. E nerden baksanız 35 yılını gazetecilikte, bunun 25 yılını da ekranda dert babası Yalçın Abi olarak devirmiş bir sima olunca yolda görüp de tanıyanlar durdurup sohbet ediyor, dertlerini, sıkıntılarını anlatıyor.

"Yalçın Abi, aktar bu derdimizi Osman başkana... O duyarsa hemen çözer bu sıkıntımızı..."

Öncelikle "helal olsun" demek lazım. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün gerçekten de halkın gönlünde yer kazanmış, sevilen ve güvenilen bir isim. Neredeyse olumsuz konuşan tek kişiye denk gelmedim desem yeridir. Halkın güvenini kazanmak da öyle kolay iş değildir. Ne demeli, "Tebrikler sayın Osman Gürün..."

Efendim sorun şu, Turgutreis dolmuş, minibüs, midibüs, otobüs durakları geçen yıla kadar Turgutreis'de sahile yakın bir konumdaydı. Eskiden pazarın kurulduğu Tekzen, A101 mağazalarının olduğu konumdaydı. İnsanlar özellkle Cumartesi günü pazardan alışverişini yapıp pazar arabalarını doldurup hemen yanı başındaki duraktan arabalarına binip evlerine gidiyorlardı. Üstelik bu alandaki bol miktarda bank ve ağaçların gölgesi sayesinde binecekleri aracın hareket saatine kadar oturup dinleniyorlardı.

Turgutreis Otogar ve dolmuş durakları alanı. Ocak 2018 - Yalçın Çakır

Sonra bir sabah uyanıyorlar ve o da ne? Duraklar taa Turgutreis Otogarı'nın oraya alınıvermiş. Yani nereden baksanız 800 metreye yakın bir yürüme yolu çıkmış insanların önüne. Üstelik otogarın içindeki duraklarda ne bank var (1 tane var aslında, 3 kişi yanyana ancak sığar) ne yazın kavurucu sıcağından koruyacak ağaç gölgesi.

Yani...

Yanisi şu; Turgutreis'e dolmuş ya da otobüsle gelince pazara, bankalara, sağlık ocağına, ana çarşıya, sahile ulaşmak için sıcakta, yağmurda dakikalarca yol yürüyorsunuz. Sonra da aynı yolu geri dönüyorsunuz. Bu da yaşlılar, engelliler, hastalar, çocuklar için büyük sorun. Özellikle de cumartesi günü pazara gidenler ellerinde torbalar dolusu malzemeyle o yolu yürümek zorunda kalıyor.

Hatta bir gün (Temmuz 2017) Gümüşlük minibüsünde arabanın hareket saatinin dolmasını beklerken bu konuda çıkan tartışma neredeyse kavgaya dönüşüyordu. Yolculardan bazıları şoföre yüklendi. Şoför "belediyeye gidin ben ne yapayım. Ne derlerse onu yapıyoruz. Sanki durağı ben taşıdım" dedi. Sıcaktan bunalmış teyzelerden ikisi bu yanıta kızıp avazlandı. Şoför arkadaş sabırlı çıktı kendini arabadan aşağıya attı. Ama bu sefer de minibüstekiler arasında tartışma başladı. Tartışma da kısa sürede siyasi parti çekişmesine dönüverdi.

Turgutreis eski dolmuş durakları ile yeni durak yeri arasını gösterir harita. Harita; Google

İşte konu da sorun da bu. Vatandaş kaynattıkca kaynatıyor. Çok kolay çözüm üretilebilecek bir konu dağ olup çıkıyor. Bir takım art niyetliler de, "bunlar var ya bunlaaaarrr" diye araya fitne sokunca ne demeli kafalar bulanıyor.

Kafası bulanan vatandaşı çok bunaltmadan bu soruna çözüm bulunamaz mı, bence bulunur. Dedim ya, elçiye zeval olmaz. Ekranların Yalçın Abisi ve taze bir Muğlalı olarak ben de başkana sesleniyorum;

"Osman Başkan duy sesimizi..."

Sevgiyle kalın.

Yalçın Çakır