48 Haber Ajansı / GHA - BODRUM / Bodrum'da "Bebek katilleri" eylemi
Bodrum'da "Bebek katilleri" eylemi / "Baby killers" protest in Bodrum
Adı "Yenidoğan çetesi" operasyonlarında anılan özel hastaneler grubunun Bodrum hastane inşaatında eylem yapıldı. Detaylar haberde...
Bodrum Emek ve Demokrasi Güçleri adlı oluşum, kuvözler aracılığıyla SGK'dan haksız kazanç elde etmek için yeni doğan bebekleri ölüme terk ettiği iddia edilen suç oluşumuyla ilgili soruşturmada adı geçen hastane grubunun Ortakent'teki hastane inşaatı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Bodrum Emek ve Demokrasi Güçleri eyleminde, "Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir" ana sloganı altında çeşitli döviz ve pankartlar açılıp sloganlar atıldı. "Sağlıkta Özelleştirme Öldürür", "Sağlık Haktır, Satılamaz", "Halk Sağlığı Satılık Değildir" afiş ve dövizleri taşınıp aynı içerikte sloganların atıldığı eylemde basın açıklamasını Muğla Tabip Odası Bodrum Temsilcisi Dr. Kerim Cangır okudu.
Açıklama aşağıda;
Bodrum'da bebek ölümleri eylemi - 48 Haber Ajansı
"Bugün burada, sağlık alanında ortaya çıkabilecek en büyük skandallardan birini, sağlık etiğine de, insanlığa da sığmayan bir olayı protesto etmek için bulunuyoruz.
Geçtiğimiz hafta İstanbul’da çok sayıda bebeğin; aralarında hekimlerin ve sağlık çalışanlarının da olduğu bir çete tarafından, herhangi bir tıbbi gereklilik olmadığı halde anlaşma yaptıkları özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine yönlendirildiğini, bu sayede Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan ve ailelerden haksız gelir elde edildiğini ve daha vahimi bebeklerin bir kısmının yoğun bakım takipleri sırasında hayatını kaybettiklerini öğrendik. Olay yeni değildi ama kamuoyu olaydan yeni haberdar oluyordu.
Öncelikle hayatını kaybeden bebeklere rahmet, ailelerine sabır diliyoruz.
Bu bebekler, Sağlıkta Dönüşüm adı altında, en temel insan haklarından biri olan sağlık hakkından yoksun bırakıldılar. Bu bebekler gözü kârdan başka bir şey görmeyen, sağlık alanın gerektirdiği etik değerlerden yoksun olanlara teslim edildiği için öldüler.
Yaşananlar bize gösteriyor ki, bu hastaneler, gereken her türlü denetimden muaf bir biçimde çalışmış. Açığa çıkan skandalda adı geçen on hastanenin ruhsatları bu sebeple iptal edildi. Bu hastanelerden biri de Bodrum’da şubesi açılacak olan Reyap Hastanesi’dir, şu an önünde bulunduğumuz bu şantiye Reyap Hastanesi Bodrum şubesinin şantiyesidir. Bizler bu şantiyenin derhal mühürlenmesini istiyoruz.
Ama bu yeterli değil. Yürütme ve denetim görevini elinde tutan Sağlık Müdürlüğü yetkililerinin görevlerini ihmal ettikleri, yıllardır sürdüğü anlaşılan bu tezgâhın geç ortaya çıkmasından sorumlu oldukları ortada ve tıpkı olayın sorumluları gibi adalet önünde hesap vermeleri gerekir. Dönemin il sağlık müdürü olan sağlık bakanı da dahil olmak üzere, en küçük birimden bakanlığa kadar, denetimden sorumlu olan herkes görevden alınarak adli ve idari soruşturmaya dahil edilmelidir.
Biz emek ve demokrasi güçleri, bu ağır suçun takipçisi olacağız ve birkaç hastanenin ruhsatının iptal edilmesi ve birkaç kişinin, ceza alıp almayacakları da belli olmayan davalarda yargılanmasıyla bu olayın kapatılmasına izin vermeyeceğiz.
Bodrum'da bebek ölümleri eylemi - 48 Haber Ajansı
Bu topraklarda hekimler de dahil olmak üzere sağlık emekçilerinin nasıl zor koşullarda, nasıl özveriyle çalıştıklarına şahidiz. Aramızda bizzat sağlık çalışanı olan arkadaşlar da var. Bu olayın zaten örneklerini gördüğümüz şiddet vakaları şeklinde onlara dönmesine de izin vermeyeceğiz. Bu hem onlara haksızlıktır hem de bu büyük suça yönelik tepkileri hafifletecektir.
Tekrar hatırlatalım, sağlık hizmetine erişim, en temel insan haklarından biridir. Ticaret konusu yapılamaz, piyasanın insafına bırakılamaz çünkü hasta müşteri değildir.
Hasta bile olmayan bu bebekler, yaşam haklarını, sağlıklarını özel hastanelere emanet edenler yüzünden öldü. Öyle denetimden uzak bir sistem kuruldu ki, özel hastane sahipleri Sağlık Bakanlığı görevini üstlendi! Dileriz ki bu olay, bir uyarı olsun ve sağlıktaki talan düzeni son bulsun.
Bu suçla ilgili tüm yasal ve idari süreçlerin, halkın haber alma hakkının da bir gereği olarak açık ve şeffaf yürütülmesini, bütün sorumluluların gereken şekilde cezalandırılmasını talep ediyor ve emek ve demokrasi güçleri olarak bunun takipçisi olacağımıza söz veriyoruz."
ENGLISH
"Baby killers" protest in Bodrum
A protest was held at the Bodrum hospital construction site of the private hospital group whose name was mentioned in the "Newborn gang" operations.
The Bodrum Labor and Democracy Forces organization held a press release in front of the hospital construction site in Ortakent of the hospital group whose name was mentioned in the investigation regarding the crime organization that allegedly left newborn babies to die in order to obtain unfair profit from the Social Security Institution through incubators.
In the Bodrum Labor and Democracy Forces protest, various banners and placards were opened and slogans were chanted under the main slogan "Healthcare Trade Means Death". The press release was read by Muğla Medical Chamber Bodrum Representative Dr. Kerim Cangır, in the protest where banners and placards with the same content were carried and slogans were chanted.
The statement is below;
"We are here today to protest one of the biggest scandals that could ever occur in the field of health, an incident that is both against health ethics and humanity.
Last week, we learned that many babies in Istanbul were directed to the neonatal intensive care units of private hospitals that they had contracted with by a gang that included doctors and health workers, even though there was no medical need for them, and that this way, they obtained unfair income from the Social Security Institution and the families, and even worse, some of the babies lost their lives during intensive care follow-ups. The incident was not new, but the public was just learning about it.
First of all, we wish mercy to the babies who lost their lives and patience to their families.
These babies were deprived of their right to health, one of the most basic human rights, under the name of Health Transformation. These babies died because they were handed over to those who saw nothing but profit and lacked the ethical values required in the field of health.
What happened shows us that these hospitals operated without any necessary inspections. The licenses of the ten hospitals mentioned in the scandal that came to light were revoked for this reason. One of these hospitals is Reyap Hospital, which will open a branch in Bodrum, the construction site we are currently in front of is the construction site of the Bodrum branch of Reyap Hospital. We want this construction site to be sealed immediately.
But this is not enough. It is obvious that the Health Directorate officials who hold the executive and supervisory duties neglected their duties, that they are responsible for the late exposure of this scheme that has apparently been going on for years, and they should be held accountable before justice just like those responsible for the incident. Everyone responsible for the supervision, from the smallest unit to the ministry, including the Minister of Health, who was the provincial health director at the time, should be removed from office and included in a judicial and administrative investigation.
We, the forces of labor and democracy, will follow up on this serious crime and will not allow this incident to be closed down by canceling the licenses of a few hospitals and by trying a few people in cases where it is not clear whether they will be punished or not.
We are witnesses to the difficult conditions and dedication of health workers, including physicians, in these lands. There are also friends among us who are health workers themselves. We will not allow this incident to turn into the violent incidents we have already seen. This is both unfair to them and will ease the reactions to this great crime.
Let us remind you again, access to healthcare is one of the most basic human rights. It cannot be traded or left to the mercy of the market because the patient is not a customer.
These babies, who were not even sick, died because of those who entrusted their right to life and health to private hospitals. A system so far removed from control was established that the owners of private hospitals took over the duty of the Ministry of Health! We hope that this incident will be a warning and that the plunder system in healthcare will end.
We demand that all legal and administrative processes regarding this crime be carried out openly and transparently, as a requirement of the public's right to receive information, and that all those responsible be punished as necessary, and we promise that we will follow up on this as the forces of labor and democracy.
